214. Hikmet

 
Ey dostlar, doğan kuşumu uçurdum ben,
Kanat çırpıp hangi tarafa revan oldu.
Zaman zaman arkasından seslenip kaldım,
Devralarak gözlerimden gizli oldu.

Ayak bağını sağlam tutmadan kaçırdım ben,
Sevip-okşayıp uygun bulamadan uçurdum ben.
Nedâmette kaldı ömrümü geçirdim ben,
Şimdi benim işim ah ve figan oldu.
 
Soru sorsam bulunur mu o şu kuşum?
Bulunmasa sıkıntıdadır benim işim,
Hasretinde dinmeden akar gözde yaşım,
Şimdi benim yaptığım kâr ziyan oldu.

Pirim meded kılsa, tekrar kola alsam,
Her bir tüyün gözlerime sürme kılsam.
İyi koruyup kaz, ördeğe karşı salsam,
Elhamdillah şimdi sahib Kur’an oldu.

Böyle ödül elindedir, bırakma sakın,
Ayak bağını sağlam tutup dur uykusuz.
Ahir bir gün gösteresi sana didar,
Didar gören kulun makamı cennet oldu.

"Allahümme Ya Malik er-rikab" okuyup,
Özgürlük beraatını arayıp bulup.
Tevbe diyerek eğri yoldan doğruya dönüp,
Tevbe kılan kullar orada konuk oldu.

Kul Hoca Ahmed, özün gafil, aklın yitik,
Amelin yok, dünya tarafına gönlün meyilli.
Bu ayakın üstündedir Habil kuyusu,
Yıkılacağını bilen kişi korunmuş oldu.

sonraki
Divanı Hikmet görseller için
Resim Galerisi