147. Hikmet
Ahir zaman şeyhlerinden söz edeyim,
İman-İslam bilmeden şeyhlik kılar imiş,
İlim öğrenmez, amel eylemez, ma’na anlamaz,
Ahiretde kara yüzlü olur imiş.
Şeyhim diye mihrab içre otururlar
Halka içre halka zahmet yetirirler
Hay u Hu deyip sermestliğin bildirirler
Öyle cahil nasıl şeyhlik kılar imiş.
Böyle şeyhin kıyametde yüzü kara,
Nâdânlıkda şeyhlik eyler, işi riya,
Mahşer günü rezil olur, gözü âma
Evvel-ahir delâlette olur imiş.
Şeyh olmağa cem’ül-cem en alt makam,
Hazır olub, uyanık olsan daima,
Pir hizmetini nice yıllar etse tamam,
Yok ise, dâl u muzill olur imiş.
Cahil şeyhler kulak, kuyruksuz eşek olur,
Himmetleri dünya malını yığar olur,
Cemaati yoldan azdırıp gider olur,
Öyle şeyhler hayvanattan beter imiş.
Özlerini halklar ara tutsa ulu,
Batınları içre yoktur zerre füru,
Ben yüceyim deyip yürüyenlerin yeri tamu
Cehennem içre acı azab çeker imiş.
Ayıbını dese, öfkelenip çıkışırlar,
Kendini bilmeden yanlış işe yürürler
Kara yüzlü mahşer günü duruşurlar
Nedâmette başı donup yürür imiş.
Ey mü’minler, işte o şeyhin beyanını,
Ben söyleyim, güzel dinleyin âyânını,
Kıyametde yüklenir mürid günahını,
Sırat üzre titreyip-sallanıp durur imiş.
Böyle şeyhin aklına deyin ahmak,
Körlükle şeyhlik eylermiş mutlak.
Batın içre ona değer daim tokmak,
Kıyamette hasret kılıp yürür imiş.
Gerçek şeyh olsa, dünya malını sevmez, bilin,
Vücudu girse, cehennem içre yanmaz, bilin,
“Allah” deyip geceleri uyumaz, bilin,
Yüzünü görsen, dolunay gibi olur imiş.
Elini tutsan dünya değeri gönülden gider,
Halkasında ben-benlik cümle gider,
Nazar eylese, iki alem işin biter,
Öyle mürşid lâ-mekânda yürür imiş.
Şeyhlik adını ona eylemektir vebal.
Can verirken imanına korku ve zeval.
Ahirette ona o her dem azab,
Rahman Melikim, böyle kuldan bizâr imiş.
Adem isen, doğru yolda yürüye gör,
Peygamberin kılmışların kıla gör,
Can u dilde tabiatın diye gör,
Bu yolu yürüyen maksuduna yeter imiş.
Kul Hoca Ahmed, eğer olsa aklın selim,
Kuru ateşe tekke kılmak büyük intikam.
Tevbe kılsan, eğer kabul eyler Rahim,
Tevbe eylesen, Huda rahmet eyler imiş.